gezi-analiz

Polonya'daki en yüksek bina olan Varşova Kültür ve Bilim Sarayı Varşova'nın simgesi olan fakat Varşovalılarca sevilmeyen bir yapı. Bunun en büyük sebebi binanın Stalin tarafından Varşova'ya hediye edilmesi olarak anlatılıyor. Hikaye şöyle; Stalin Varşova'ya bir hediye vermek istemiş ve 2 seçenek sunmuş: Metro mu istersiniz yoksa kültür sarayı mı istersiniz? Varşovalılar metro istemiş. Ama Stalin Kültür Sarayı hediye etmiş:) Bina ve çevresindeki heykeller oldukça haşmetli.  Yapımı 3 yıl süren ve 3500 Rus işçi tarafından yapılan Varşova Kültür ve Bilim Sarayı bence de Varşova'nın simgelerinden biri. Binanın yapımı 1955 yılında tamamlanmış. Yüksekliği 237 metre olan binanın kulesinde bulunan saatlerin çapı 6 metre.  İçinde bulunan sinema, tiyatro, konser ve kongre salonları ile oldukça büyük bir alanı kaplıyor.  Aşağıda 2004 yılında katıldığım bir kongre sırasında çekilen 2 resim görülüyor. 12 senede epey yaşla

Krakow Eski Şehir bölgesi yüzyıllar öncesinde surlar ile çevrili imiş. Toplamda 8 kapı ve 39 kuleden oluşan şehir surları 13. yüzyılda yapılmaya başlanmış. Saint Florian Kapısı ve önündeki Barbican Krakow'un şehir surlarından günümüze kalan birer örnek. Kapıdan girildikten sonra direk olarak Eski Şehir'e (Old Town) oradan da Wawel adı verilen kaleye ulaşılabiliyor. Burası Kraliyet yolunun da başlangıcı sayılıyor.    Şehir Avusturya Macaristan İmparatorluğu'na geçtiğinde, Avusturyalılar tüm şehir surlarını yıkıp ortalığı temizlemek istemişler. Çünkü Barbican ile St. Florian kapısı arasında kalan dar alan pislik içindeymiş. Krakow'lular en azından bu iki yapıyı kurtarmak için çeşitli çareler düşünse de görüşmelerin pek faydası olmamış.  En sonunda bu yapılar yıkılacak olursa esen rüzgarın Saint Mary Bazilikasına her pazar ayine giden kızların eteklerini kaldıracağını ve kızların bacaklarını ortaya çıkaracağı argümanı Avusturya'lıları ikna etmiş ve yapıla

Krakow Main Market Square'in bir kenarında yer alan ve 80 metre yüksekliğindeki  Saint Mary Kilisesi iki kardeş mimar tarafından yapılmaya başlanan bir kilise.  Kardeşlerden birinin, diğerinin yaptığı kule kendisininkinden daha güzel olduğu için onu öldürdüğü söyleniyor. Kulelerden birinin daha uzun, öbürünün daha kısa olmasının bir açıklaması bu. Diğer açıklama ise etrafı gözetlemeye yarayan kulenin önünde görüşü kapatacak birşey olmaması için diğer kulenin kasten alçak yapıldığı.   Saint Mary Bazilikasının kulesinin tepesinde 4 yana bakan pencereler sırayla açılıp h er saat başı  bir borazan dışarı doğru uzanıyor ve bir melodi çalıyor.  Orta Çağlarda borazan biri sabah şehrin kalk saatinde, diğeri akşam şehrin kapıları kapanırken  iki kez çalınırmış.   Borazancı önce kaleye doğru sonra halka doğru ve sonra da diğer yönler doğru borazanını üflüyor. Böylece önce krala, sonra halka doğru güvende olduklarını bildiriyormuş. Ama borazancının müziği aniden kestiğ

Main Market Square Eski Krakow'un ortasında bulunan, çevresi cafe ve restoranlarla çevrili oldukça geniş bir alan.  Main Market Square'in ortasındaki Cloth Hall adı verilen bina dünyanın en eski AVM'lerinden biri sayılabilir.  Eskiden tekstil ürünlerinin satıldığı bu alışveriş merkezinde günümüzde hediyelik eşyalar satılıyor.  Alışveriş merkezinin güvenlik önlemlerinin eskisi ve yenisi girişin hemen üzerinde duruyor: güvenlik kamerası ve bıçak. Dikkat edilmezse pek fark edilemeyecek bıçak, kabzasından asılı olarak aşağı doğru sallanmakta.  Bıçak eski dönemlerdeki hırsızları caydırmak için kullanılan bir güvenlik önlemi imiş. "Pazarın içinde bir şey çalarsanız parmaklarınız veya eliniz kesilir" tarzındaki güvenlik önlemi günümüzde yerini kameralara terk etmiş.  Böylece eski ve yeni güvenlik önlemleri bir arada asırlar boyunca dünyanın her yerinde hırsızlığın olduğunu, ceza ne kadar caydırıcı olursa olsun, alın teri ile

Krakow en az 1000 yıllık bir şehir olup şehre adını veren Krak adlı kral tarafından kurulmuş.  Kralın sarayının altındaki mağaralarda yaşayan bir ejderha şehirde yaşayanlardan her gün kendisine yiyecek getirmesini istermiş.  Gel zaman git zaman şehirde yiyecek hayvan kalmamış. Bu sefer ejderha şehrin kızlarının kendisine verilmesini istemiş. Artık kralın canına tak etmiş ve ejderhayı öldürecek kişiye güzeller güzeli kızını vereceğini duyurmuş.  Ancak bu hiç de kolay bir iş değilmiş. Birçok şovalye denese de mağara girenlerin hiçbirisi ejderhayı öldürmeyi başaramadığı gibi canından da olmuş.  Bir gün bir kunduracı bu işe talip olmuş. Bir koyunu öldürüp karnını yarmış, içine kükürt doldurup tekrar dikmiş ve ejderhaya bırakmış.  Sabah aç kalkan ejderha koyunu bir lokmada yutmuş ama bir süre sonra içi yanmaya başlamış. Hemen yakındaki Vistül ırmağından kana kana su içmeye başlamış. Ne kadar içse de susuzluğu dinmiyormuş.  En sonunda su içmekten patlamış ve öl

Krakow yakınlarındaki Wieliczka tuz madenine gidiş için Krakow Merkez İstasyonu olan Krakow Glowny'den kalkan trenlere binilebilir.  Tren biletlerini otomatik bilet makinelerinden alabilirsiniz, Ayrıca trende de bilet kontrol memurları bilet satıyor. Onlardan bilet almak için nakit para vermeniz yani önceden Polonya para birimi zloti almış olmanız gerekiyor. Bilet makinelerinden almanızın avantajı kredi kartı kullanabilmeniz. Tren 20 dakikada tuz madenine ulaşıyor ve adam başı 3 zloti. Tren şiddetle tavsiye edilir. Rahatça, trafiğe takılmadan kısa sürede madene ulaşabilirsiniz. Tren istasyonunun adı Wieliczka Rynek. Wieliczka tuz madeni Unesco Dünya Mirası listesine alınmış ve Krakow'a gelinmişken görülmesi gereken yerlerden biri. Tuz madeni girişinde adam başı 84 zloti ödeyerek İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca veya Rusça düzenlenen turlara katılabilirsiniz. Her yarım saat aralıkla İngilizce tur var. Diğer turlar daha aralı